KASTEN ÖLDÜRME (TCK M.81-83)
- ER|EN HUKUK
- 4 Haz 2024
- 7 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 8 May
I.GİRİŞ
"Yaşam, bize verilmiş en değerli armağandır." - Albert Schweitzer. Yaşama hakkı en değerli temel haklardan birisidir. Kasten öldürme suçu ise bu hakkın en ciddi ihlalidir ve ceza hukukunun en ağır suçları arasında yer alır. Türk Ceza Kanunu (TCK), kasten öldürme suçunu detaylı bir şekilde düzenleyerek, toplumun huzurunu ve adaletin tesisini amaçlar. Bu suç, yalnızca hukuki bir mesele değil, aynı zamanda etik ve toplumsal bir sorun olarak ele alınmalıdır.
Kasten öldürme suçu, insanlık tarihinin en eski suçlarından biridir. İlkel toplumlarda bile hayatın kutsallığına duyulan saygı, bu tür suçların ağır cezalarla karşılanmasına neden olmuştur. Roma Hukuku’ndan Osmanlı İmparatorluğu’na kadar birçok hukuk sistemi, kasten öldürme suçunu düzenlemiş ve failine ağır yaptırımlar öngörmüştür. 2005 yılında yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu da bu geleneği sürdürerek, kasten öldürme suçunu ayrıntılı bir şekilde ele almıştır.

II.HUKUKİ DAYANAK
Kasten öldürme - TCK Madde 81
(1) Bir insanı kasten öldüren kişi, müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.
Nitelikli haller TCK Madde 82
(1) Kasten öldürme suçunun;
a) Tasarlayarak,
b) Canavarca hisle veya eziyet çektirerek,
c) Yangın, su baskını, tahrip, batırma veya bombalama ya da nükleer, biyolojik veya kimyasal silah kullanmak suretiyle,
d) Üstsoy veya altsoydan birine ya da eş, boşandığı eş veya kardeşe karşı,
e) Çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,
f) (Değişik:12/5/2022-7406/2 md.) Kadına karşı,
g) Kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle,
h) Bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak veya işlenmesini kolaylaştırmak ya da yakalanmamak amacıyla,
i) (Ek:29/6/2005 - 5377/9 md.)Bir suçu işleyememekten dolayı duyduğu infialle,
j) Kan gütme saikiyle,
k) Töre saikiyle, İşlenmesi halinde,
kişi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile cezalandırılır.
III. SUÇUN MADDİ UNSURLARI
Fail:
Kasten öldürme suçunun faili, her insan olabilir. Suçun faili, kadın, erkek, genç, yaşlı veya çocuk olabilir. Failin belirli bir nitelikte olması gerekmez. Ancak, bazı durumlarda failin belirli bir özelliğe sahip olması, cezanın ağırlaştırılmasını gerektirebilir. Örneğin, failin kamu görevlisi olması ve suçu görevi sırasında işlemesi, cezanın ağırlaştırılması sonucunu doğurabilir.
Mağdur:
Kasten öldürme suçunun mağduru, yine her insan olabilir. Mağdurun cinsiyeti, yaşı, ırkı veya diğer kişisel özellikleri suçun oluşumunu etkilemez. Ancak mağdurun belirli bir durumda olması, suçun nitelikli hallerinden birine girmesine neden olabilir. Örneğin, mağdurun çocuk veya kendisini savunamayacak durumda olması, cezanın ağırlaştırılmasını gerektirir.
Yine belirtmek gerekir ki cenin, ana rahminden tam olarak çıkıp nefes almaya başlamasından itibaren, kısaca doğumun bitmesi ile insan olarak kabul edilmektedir.
Hareket:
Kasten öldürme suçu, aktif bir hareketle işlenir. Fail, mağduru öldürmek amacıyla belirli bir eylemde bulunur. Bu eylem, genellikle silah kullanmak, zehirlemek, boğmak gibi fiziksel şiddet içeren yöntemlerle gerçekleştirilir.
Netice:
Kasten öldürme suçunun neticesi, failin fiili sonucunda mağdurun hayatını kaybetmesidir. Ölüm, kişinin tüm biyolojik fonksiyonlarının geri dönülemeyecek şekilde sona ermesi olarak tanımlanır.
Biyolojik Ölüm:
Biyolojik ölüm, kişinin temel yaşam fonksiyonlarının kendiliğinden durması ve bu fonksiyonların tekrar çalışmamasıdır. Büyük hayat fonksiyonlarının sona ermesi, dolaşım ve solunum sistemlerinin geri dönülemez şekilde durması anlamına gelir.
Beyin Ölümü:
Tıbbi ilerlemelerle birlikte, beyin ölümü de ölümün bir kriteri olarak kabul edilmiştir. Beyin ölümü, beynin vücudu yönetme gücünün tamamen ve geri dönülemez şekilde kaybolmasıdır. Beyin ölümünün gerçekleşmesi, kişinin hayati fonksiyonlarının durduğu ve yaşamın sona erdiği anlamına gelir.
Nedensellik Bağı:
Nedensellik bağı, failin gerçekleştirdiği fiil ile mağdurun ölümü arasındaki ilişkiyi belirler. Bu bağ, failin eyleminin mağdurun ölümüne neden olduğunu göstermek için gereklidir. Nedensellik bağı, cezai sorumluluğun temel unsurlarından biridir ve ceza hukukunda büyük öneme sahiptir.
A. Doğrudan Nedensellik:
Failin eylemi ile mağdurun ölümü arasında doğrudan bir ilişki varsa, doğrudan nedensellik bağı söz konusudur. Örneğin, failin mağdura ateş etmesi ve mağdurun bu ateş sonucu ölmesi durumunda doğrudan nedensellik bağı bulunur. Bu tür durumlarda, failin eylemi doğrudan mağdurun ölümüne neden olmuştur.
B. Dolaylı Nedensellik:
Failin eylemi, mağdurun ölümüne dolaylı olarak neden oluyorsa, dolaylı nedensellik bağı incelenir. Örneğin, failin mağduru yaralaması ve mağdurun hastaneye geç götürülmesi, ardından tıbbi müdahalenin yetersiz olması nedeniyle ölmesi durumunda, ölüm dolaylı nedensellik bağı ile ilişkilendirilebilir. Failin eylemi, mağdurun yaralanmasına neden olmuş, ancak ölüm başka faktörlerin de etkisiyle gerçekleşmiştir.
IV. MANEVİ UNSUR
Manevi unsur, failin suç işleme sırasında sahip olduğu psikolojik durumu ve niyeti ifade eder. Kasten öldürme suçunun manevi unsuru kasttır. Kast, failin suçu bilerek ve isteyerek işlemesini ifade eder. Kast, doğrudan kast ve olası kast olarak ikiye ayrılır.
a) Doğrudan Kast:
Doğrudan kast, failin suçu bilerek ve isteyerek işlemesini ifade eder. Bu durumda fail, mağduru öldürmek amacıyla hareket eder ve sonucunu doğrudan istemektedir. Doğrudan kast, failin amacının öldürme olduğu durumlarda söz konusudur. Yine kast, adam öldürme sürecinin başlangıcında varolabildiği gibi, sürecin yarılarında ya da sonunda da ortaya çıkabilir.
b) Olası Kast:
Olası kast, TCK 21/2’de ''kişinin, suçun kanuni tanımındaki unsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen, fiili işlemesi halidir’ şeklinde tanımlanmıştır. Failin hareketinin sonucunda bir kişinin ölebileceğini öngörmesine rağmen, bu sonucu kabullenerek fiili gerçekleştirmeye devam etmesi durumunda söz konusudur. Olası kast, failin olası sonuçları göze alarak hareket ettiği durumları kapsar.
Olası Kast ve Doğrudan Kast Arasındaki Farklar:
Niyetin Belirginliği:
Doğrudan kastta fail, mağduru öldürme niyetini açıkça taşır ve bu amaca yönelik hareket eder. Olası kastta ise fail, ölüm sonucunu doğrudan amaçlamaz, ancak bu sonucu öngörür ve kabullenir.
Sonucun Kabullenilmesi:
Olası kastta fail, ölüm sonucunun meydana gelebileceğini öngörmesine rağmen, bu durumu kabullenerek fiilini gerçekleştirmeye devam eder. Doğrudan kastta ise fail, öldürme niyetini açıkça taşır ve bu amaca yönelik hareket eder.
Cezai Sorumluluk:
Hem doğrudan kast hem de olası kast durumunda fail, kasten öldürme suçundan sorumlu tutulur. Ancak, olası kast durumunda cezanın belirlenmesinde failin niyetinin derecesi dikkate alınabilir.
V. HUKUKA AYKIRILIK UNSURU VE HUKUKA UYGUNLUK SEBEPLERİ
Kasten öldürme suçunun doğması için hukuka aykırı bir fiilin varlığı gerekmektedir. Ne var ki bazı durumlarda failin gerçekleştirdiği fiil hukuka uygun kabul edilebilir. Bu durumlar, hukuka uygunluk sebepleri olarak adlandırılır ve failin cezai sorumluluktan kurtulmasını sağlar. Hukuka uygunluk sebepleri, meşru savunma, zorunluluk hali ve görevin yerine getirilmesi gibi durumları kapsar.
Meşru Savunma:
Meşru savunma, kişinin kendisini veya bir başkasını haksız bir saldırıya karşı savunmasıdır. Meşru savunma halinde, failin gerçekleştirdiği fiil hukuka uygun sayılır. Meşru savunmanın kabul edilebilmesi için saldırının haksız, ciddi ve ani olması gerekmektedir. Savunmanın ise orantılı ve gerekli olması şarttır.
Kasten adam öldürme suçu, kişinin hayatına yönelik ağır bir suç olmakla, kişinin kendini savunmak için aynı ağırlıkta karşılık vermesi, uygulamada meşru savunmanın ortaya çıkmasını sağlamaktadır.
Zorunluluk Hali:
Zorunluluk hali, kişinin kendisini veya başkasını ağır ve muhakkak bir tehlikeden korumak amacıyla suç teşkil eden fiili işlemesidir. Bu durumda da failin fiili hukuka uygun kabul edilir. Zorunluluk halinin kabul edilebilmesi için tehlikenin ciddi, ani ve kaçınılmaz olması gerekir.
VI. KASTEN ÖLDÜRME SUÇUNUN NİTELİKLİ HALLERİ
Türk Ceza Kanunu'nun 82. maddesi, kasten öldürme suçunun nitelikli hallerini düzenler. Bu haller, suçu ağırlaştırıcı nedenler olarak kabul edilir ve daha ağır cezalar öngörülür. Nitelikli hallerin varlığı, failin kastının yoğunluğu ve suçun işleniş biçimi göz önünde bulundurularak belirlenir.
a) Tasarlayarak Öldürme:
Tasarlayarak öldürme, failin öldürme fiilini önceden planlayarak ve belirli bir zaman diliminde düşünerek gerçekleştirmesi durumunda söz konusudur. Tasarlama, failin eylemini soğukkanlılıkla ve belirli bir plan çerçevesinde gerçekleştirdiğini gösterir.
b) Canavarca Bir Hisle veya Eziyet Çektirerek Öldürme:
Canavarca hisle öldürme, failin mağdura büyük acılar çektirerek ve vahşice öldürmesi durumunda söz konusudur. Eziyet çektirerek öldürme ise, mağdurun ölüm anına kadar büyük acılar çekmesi anlamına gelir.
c) Yangın, Su Baskını, Tahrip, Batırma veya Bombalama Suretiyle Öldürme:
Yangın, su baskını, tahrip, batırma veya bombalama gibi tehlikeli yöntemlerle işlenen kasten öldürme suçları, failin suçu daha geniş çapta zarar verici bir şekilde işlemesi nedeniyle ağırlaştırılmış cezayı gerektirir. Bu yöntemler, sadece mağdurun değil, aynı zamanda kamu güvenliğinin de tehlikeye atılması anlamına gelir.
d) Üstsoy veya Altsoydan Birine ya da Eş veya Kardeşe Karşı Öldürme:
Failin, kendi üstsoyu, altsoyu, eşi veya kardeşini öldürmesi durumunda ceza ağırlaştırılır. Aile içi şiddet ve cinayetler, toplumsal ve ahlaki değerlerin ciddi şekilde ihlali olarak görülür ve bu nedenle daha ağır cezalar öngörülür.
e) Çocuğa ya da Beden veya Ruh Bakımından Kendini Savunamayacak Durumda Bulunan Kişiye Karşı Öldürme:
Mağdurun çocuk olması veya beden ya da ruh bakımından kendini savunamayacak durumda bulunması, cezanın ağırlaştırılmasını gerektirir. Bu tür durumlarda mağdurun savunmasızlığı, failin suçu daha vahşi bir şekilde işlemesi olarak değerlendirilir.
f) Gebe Olduğu Bilinen Kadına Karşı Öldürme:
Failin, mağdurun gebe olduğunu bilerek suçu işlemesi durumunda ceza ağırlaştırılır. Gebe kadına karşı işlenen cinayetler, hem anne hem de doğmamış çocuk açısından hayatın son bulması veya dünya gelme şansının engellenmesi anlamına gelir. Bu tür durumlarda failin cezai sorumluluğu daha ağır bir şekilde değerlendirilir.
g) Kişinin Yerine Getirdiği Kamu Görevi Nedeniyle Öldürme:
Failin, mağduru kamu görevi nedeniyle öldürmesi, cezanın ağırlaştırılmasını gerektiren bir diğer nitelikli haldir. Kamu görevi ifa eden kişilere karşı işlenen suçlar, kamu düzenini ve güvenliğini ciddi şekilde tehdit eder. Bu nedenle, kamu görevi sırasında veya bu görevle bağlantılı olarak işlenen öldürme fiilleri, failin cezai sorumluluğunun daha ağır bir şekilde değerlendirilmesini gerektirir.
Bu tür durumlarda, failin kamu görevi ifa eden mağduru, görevini yapması nedeniyle hedef alması ve öldürmesi, suçun nitelikli halini oluşturur. Örneğin, bir polis memurunun, görevini ifa ederken veya bu görev nedeniyle öldürülmesi durumunda, ceza ağırlaştırılacaktır.
h) Bir Suçu Gizlemek, Delillerini Ortadan Kaldırmak veya İşlenmesini Kolaylaştırmak ya da Yakalanmamak Amacıyla Öldürme:
Failin, başka bir suçu gizlemek, delillerini ortadan kaldırmak, suçu işlenmesini kolaylaştırmak veya yakalanmamak amacıyla öldürme fiilini gerçekleştirmesi durumunda ceza ağırlaştırılır. Bu tür saiklerle işlenen cinayetler, failin suç işlemeye yönelik kararlılığını ve ciddiyetini gösterir.
i) Kan Gütme Saikiyle Öldürme:
Kan gütme saikiyle işlenen kasten öldürme suçları, geleneksel ve kültürel nedenlerle işlenen cinayetlerdir. Bu tür cinayetler, toplumsal barışı ciddi şekilde tehdit eder ve cezanın ağırlaştırılmasını gerektirir.
j) Töre Saikiyle Öldürme:
Töre saikiyle işlenen kasten öldürme suçları, toplumsal ve kültürel baskılar nedeniyle işlenen cinayetlerdir. Bu tür suçlar, özellikle kadınlara karşı işlenen töre cinayetleri, cezanın ağırlaştırılmasını gerektirir.
VII. KASTEN ÖLDÜRMEYE TEŞEBBÜS
Kasten öldürme suçunda teşebbüs, failin öldürme amacıyla gerçekleştirdiği eylemin ölümle sonuçlanmaması durumunda söz konusudur. Teşebbüs halinde, failin öldürme kastıyla hareket ettiği ancak ölüm neticesinin meydana gelmediği durumlar incelenir. Bu hallerde ceza tayininde indirim yapılır.
VIII. İHMAL SURETİYLE KASTEN ÖLDÜRME
Türk Ceza Kanunu'nun 83. maddesi, ihmali davranışla kasten öldürme suçunu düzenler. İhmali davranış, failin belirli bir yükümlülüğü yerine getirmemesi veya bir tehlikeyi önlemek için gerekli önlemleri almaması durumunda söz konusudur.
TCK madde 83 - İhmali Davranışla Kasten Öldürme:
(1) Kişinin, belli bir icrai davranışta bulunmak suretiyle önleyebileceği bir sonucu, yapması gereken davranışı yapmayarak meydana getirmesi durumunda ihmali davranışla kasten öldürme suçu oluşur.
(2) İhmali davranışla kasten öldürme suçunun oluşabilmesi için, failin belirli bir yükümlülüğü ihlal etmiş olması gereklidir.
İhmali davranışla kasten öldürme suçunda failin, hukuki yükümlülükleri ihlal ederek mağdurun ölümüne neden olması durumu incelenir. Bu suç türü, genellikle belirli bir meslek veya görev icra eden kişiler için geçerlidir, örneğin doktorlar, ebeveynler veya güvenlik görevlileri vbg. yükümlülüğü söz konusu olanalrın bu şekilde suç işleme ihtimalleri daha olasıdır.
SONUÇ:
Kasten öldürme suçu, ceza hukukunun en ağır suçlarından biridir ve hem hukuki hem de etik açıdan ciddi sonuçlar doğurur. Bu suçun işlenmesi, toplum düzenini ve kamu güvenliğini tehdit ederken, mağdurun yaşam hakkının ihlali anlamına gelir. Türk Ceza Kanunu, kasten öldürme suçunu ayrıntılı bir şekilde düzenleyerek, bu suça karşı ağır yaptırımlar öngörmüştür. Suçun unsurları, nitelikli halleri ve cezai sorumluluğu, adaletin sağlanması ve toplumsal barışın korunması açısından büyük önem taşır.
Kasten öldürme suçunun unsurlarını ve hukuki çerçevesini anlamak, hukuki süreçte doğru adımlar atmak için kritik öneme sahiptir. Suçun işlenmesi halinde, soruşturma ve yargılama süreçlerinin dikkatli bir şekilde yürütülmesi, adaletin yerini bulması açısından gereklidir. Bu noktada, hukuki bilgi ve deneyim sahibi bir avukattan yardım almak, sürecin doğru yönetilmesi ve adil bir sonuca ulaşılması için hayati öneme sahiptir.