TAzMinAT HUKUKU
Çalışma alanı sayfasına dön.
Üst sayfaya dön.
TAzMinAT
HUKUKU
HAKSIZ FİİLLER, KİŞİLİK HAKLARI İHLALLERİ VE HATALI TIBBİ UYGULAMALARA KARŞI HUKUKİ ÇÖZÜMLER
Günlük yaşamda bireylerin temel haklarına yönelik hukuka aykırı eylemler sonucunda maddi ve manevi zararlar meydana gelebilir. Bunlar arasında, haksız fiiller, kişilik haklarına yapılan saldırılar ve hatalı tıbbi uygulamalar (malpraktis), yaygın hukuki ihlaller arasında yer alır. Bu tür durumlarda hukukumuz, bireylere zararlarının giderilmesi ve haklarının korunması için tazminat ve gerektiğinde Hâkimden kınanmasını talep etme gibi imkanlar tanımaktadır.
EREN Hukuk olarak, müvekkillerimize haksız fiiller, kişilik hakları ihlallerin ve malpraktis nedeniyle doğan mağduriyetlerden kaynaklı tazminat davalarında kapsamlı bir hukuki destek sunuyor ve süreci titizlikte takip ediyoruz.
➣Haksız Fiil Sebebiyle Oluşan Maddi ve Manevi Tazminat Haklarınız
Haksız fiil, bir kişinin hukuka aykırı bir eylemiyle başka bir kişinin zarar görmesine neden olmasıdır. Bir olayın haksız fiil kapsamında değerlendirilebilmesi için şu unsurların bir arada bulunması gerekir:
-
Hukuka Aykırılık: Fiil, mevzuata, toplum düzenine veya ahlaka aykırı olmalıdır.
-
Zararın Meydana Gelmesi: Mağdurun maddi (gelir kaybı, mal kaybı) veya manevi (itibar kaybı, psikolojik sıkıntı) bir zarara uğramış olması gerekir.
-
Nedensellik Bağı: Fiil ile meydana gelen zarar arasında doğrudan bir ilişki olmalıdır.
-
Kusur: Fiili gerçekleştiren kişi kasıtlı, kusurlu veya ihmalkâr bir davranışla zararın oluşmasına neden olmalıdır.
Kişinin bu fiiller sonucunda mal kaybına uğraması, gelirinden yoksun kalması veya bedensel ve ruhsal zararlar yaşaması durumunda maddi tazminat talep etme hakkı vardır. Manevi tazminat ise, kişinin yaşadığı acı, üzüntü ve psikolojik yıkım gibi duygusal zararların bir nebze olsun telafi edilmesi amacıyla istenebilmektedir.
➣Kişilik Haklarının İhlalinden Doğan Tazminat Talepleri
Kişilik haklarının ihlali, bireyin onuruna, itibarına, özgürlüğüne, özel hayatına yönelik hukuka aykırı müdahaleleri ifade eder. Bu ihlaller kasıtlı olabileceği gibi ihmalkâr davranışlardan da kaynaklanabilir. Örneğin, hakaret, iftira, izinsiz fotoğraf veya video paylaşımı, kişisel verilerin rızasız kullanılması ve özel hayata izinsiz müdahaleler gibi durumlar, kişilik haklarının ihlaline örnek teşkil eder.
Kişilik haklarının ihlali durumunda mağdur, uğradığı zararların giderilmesi için maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabilir. Maddi tazminat, kişinin yaşadığı maddi kayıpların karşılanması amacıyla talep edilir örneğin mesleki itibarın zedelenmesi sonucu gelir kaybı yaşanması ya da fiziksel zararlar nedeniyle ortaya çıkan tedavi masrafları gibi durumları kapsar. Manevi tazminat ise, mağdurun yaşadığı acı, üzüntü, stres ve itibar kaybı gibi duygusal zararların telafi edilmesi amacıyla talep edilir; özellikle hakaret veya iftira nedeniyle toplum içinde saygınlığının zedelenmesi gibi durumlar manevi tazminat hakkının en doğal görünümleridir.
➣Hatalı Tıbbi Uygulamalardan (Malpraktis) Kaynaklanan Tazminat Davaları
Hatalı tıbbi uygulamalar, bir hekimin veya sağlık personelinin, hastanın tedavisi sırasında tıbbi standartlara uygun olmayan bir işlem gerçekleştirmesi ya da gerekli özeni göstermemesi sonucu meydana gelen zararları ifade eder. Bu tür uygulamalar, hastanın yaşam kalitesini düşürebilir, kalıcı sakatlıklara neden olabilir veya ölümle sonuçlanabilir.
Malpraktis, tıbbi teşhis ve tedavi sürecindeki hatalı uygulamaları içerir. İşbu hatalı uygulamaları üç ana başlıkta özetlemek mümkündür:
-
Teşhis Hataları: Yanlış teşhis koyma, gecikmiş teşhis ya da teşhis için yanlış yöntemler kullanma.
-
Tedavi Hataları: Yanlış ilaç dozları, hatalı cerrahi girişimler veya tedavinin geciktirilmesi.
-
Koruyucu Tedavi Hataları: Yetersiz izleme, yanlış tedavi planlaması veya hastalığın takip edilmemesi.
Tıbbi hatalı uygulama nedeniyle zarar gören hastalar veya yakınları, sağlık kuruluşları ve sağlık çalışanlarına karşı maddi ve manevi tazminat talebinde bulunabilirler. Bu tür davalarda maddi tazminat ile tedavi masrafları, gelir kaybı ve ek sağlık harcamaları talep edilebilirken; manevi tazminat istemi ile de hastanın veya ailesinin yaşadığı ruhsal acı ve sıkıntılar için Hâkimin takdir edebileceği uygun bir miktar daha tazminat istenebilmesi mümkündür.
➣Dava Açma Süresi
Haksız fiil, kişilik haklarını ihlali ve malpraktis sebebiyle açılacak tazminat davalarında, zararın ve zarar verenin öğrenildiği tarihten itibaren 2 yıl, fiilin gerçekleşmesinden itibaren ise her hâlükârda 10 yıl içinde başvuruda bulunulması gerekmektedir. Ancak eylem, hakaret veya iftira gibi suç konusu da teşkil ediyorsa, ceza davaları için öngörülen zamanaşımı sürelerinin uyarlanmasıyla işbu dava açma sürelerinin uzaması mümkündür.
Yine son olarak belirtmek gerekir ki hatalı tıbbi uygulama, bir devlet hastanesinde gerçekleşmişse haksız fiile ilişkin süreler geçerli olmayıp, böyle bir durumda dava açılması için idari yargı kuralları gereği tıbbi uygulamaların hatalı olduğunun öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl ve her halde eylem tarihinden itibaren beş yıl içinde öncelikle zararın tazmini talebiyle idareye başvurulmalı ve başvurunun reddinin tebliğinden itibaren de 60 gün içinde "idare mahkemelerinde" dava açılmalıdır.
➣Özlük Hakları ve Hukuki Güvence
Özlük hakları, memurların çalışma şart ve durumlarını içerir. Maaş, terfi, izin hakları, çalışma saatleri, sosyal güvence gibi konular memurun özlük haklarının kapsamını oluşturur. İdarenin, memurun özlük haklarına yönelik keyfi müdahalelerde bulunması veya hukuka aykırı işlemler tesis etmesi durumunda, ilgili işlemin iptali için idari yargıya başvuru hakkı doğmaktadır. Avukatlık büromuz, memurların özlük haklarının korunması ve bu haklara yönelik haksız işlemlerin iptal edilmesi adına gereken tüm hukuki desteği sağlamaktadır.