top of page
309062_home_white.png
309062_home_building_house_real estate_icon.png
309062_home_white.png
309062_home_building_house_real estate_icon.png
309062_home_white.png
309062_home_building_house_real estate_icon.png
00LogoErenHukuk_tablet.png

SOYKIRIM VE İNSANLIĞA KARŞI SUÇLAR (TCK m. 76-78)

Güncelleme tarihi: 29 Haz

Giriş

Soykırım ve insanlığa karşı suçlar, insanlık tarihinin en karanlık ve trajik olayları arasında yer almaktadır. Bu suçlar, belirli grupların tamamen veya kısmen yok edilmesi amacıyla yapılan sistematik ve planlı saldırıları içerir. Tarih boyunca birçok kez yaşanmış olan bu olaylar, insanlık vicdanını derinden yaralamış ve uluslararası hukukta önemli yer edinmiştir. Bu yazıda, soykırım ve insanlığa karşı suçların tanımı, unsurları, tarihsel arka planı ve uluslararası hukukta yer aldığı konum detaylı bir şekilde ele alınacaktır.


arkasında BM amblemi olan uluslararası bir mahkeme sahnesi

Soykırım Suçu: Tanımı ve Unsurları

Hukuki Tanım

Soykırım, belirli bir ulusal, etnik, ırksal veya dini grubun tamamen veya kısmen yok edilmesi amacıyla yapılan eylemlerdir. Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 76. maddesi bu suçu şu şekilde tanımlamaktadır:


TCK madde 76 - Soykırım Suçu

(1) Bir plânın icrası suretiyle, millî, etnik, ırkî veya dinî bir grubun tamamen veya kısmen yok edilmesi maksadıyla, bu grupların üyelerine karşı aşağıdaki fiillerden birinin işlenmesi, soykırım suçunu oluşturur:

a)      Kasten öldürme.

b)      Kişilerin bedensel veya ruhsal bütünlüklerine ağır zarar verme.

c)      Grubun, tamamen veya kısmen yok edilmesi sonucunu doğuracak koşullarda yaşamaya zorlanması.

d)      Grup içinde doğumlara engel olmaya yönelik tedbirlerin alınması.

e)      Gruba ait çocukların bir başka gruba zorla nakledilmesi.


(2) Soykırım suçu failine ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilir. Ancak, soykırım kapsamında işlenen kasten öldürme ve kasten yaralama suçları açısından, belirlenen mağdur sayısınca gerçek içtima hükümleri uygulanır.

(3) Bu suçlardan dolayı tüzel kişiler hakkında da güvenlik tedbirine hükmolunur.

(4) Bu suçlardan dolayı zamanaşımı işlemez.


Özel Kast

Soykırım suçunun en belirleyici unsuru, özel kast ile işlenmesidir. Fail, belirli bir grubu tamamen veya kısmen yok etme amacına sahip olmalıdır. Türk Ceza Kanunu uyarınca soykırım suçunun bir planın icrası suretiyle işlenmesini gerekir.


Şikayet Süresi

Soykırım suçu, zaman aşımına uğramayan suçlardan biridir. Bu nedenle, mağdurların şikayeti gerekmeksizin, her zaman soruşturma ve kovuşturma yapılabilir.


İnsanlığa Karşı Suçların Tanımı ve Unsurları

Hukuki Tanım

İnsanlığa karşı suçlar, belirli bir toplum kesimine karşı yapılan sistematik saldırıları içerir. Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 77. maddesi bu suçu şu şekilde tanımlamaktadır:


TCK madde Madde 77

(1) Aşağıdaki fiillerin, siyasal, felsefi, ırki veya dini saiklerle toplumun bir kesimine karşı bir plan doğrultusunda sistemli olarak işlenmesi, insanlığa karşı suç oluşturur:

a) Kasten öldürme.

b) Kasten yaralama.

c) İşkence, eziyet veya köleleştirme.

d) Kişi hürriyetinden yoksun kılma.

e) Bilimsel deneylere tabi kılma.

f) Cinsel saldırıda bulunma, çocukların cinsel istismarı.

g) Zorla hamile bırakma.

h) Zorla fuhşa sevketme.


(2) Birinci fıkranın (a) bendindeki fiilin işlenmesi halinde, fail hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına; diğer bentlerde tanımlanan fiillerin işlenmesi halinde ise, sekiz yıldan az olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. Ancak, birinci fıkranın (a) ve (b) bentleri kapsamında işlenen kasten öldürme ve kasten yaralama suçları açısından, belirlenen mağdur sayısınca gerçek içtima hükümleri uygulanır.

(3) Bu suçlardan dolayı tüzel kişiler hakkında da güvenlik tedbirine hükmolunur.

(4) Bu suçlardan dolayı zamanaşımı işlemez.

 

Manevi unsur: Sistematik Saldırı

İnsanlığa karşı suçlar, belirli bir plana dayalı olarak yapılan sistematik saldırıları içerir.


Şikayet Süresi

Bu suçlar da zamanaşımına uğramayan suçlar arasında yer almaktadır. Dolayısıyla, mağdurların şikayeti gerekmeksizin ihbar üzerine veya re'sen soruşturma ve kovuşturma yapılabilir.


Suçun Özel Görünüşü: Örgüt

Örgüt Suçunun Tanımı

Örgüt suçu, yukarıda tanımlanan gerek Soykırım gerekse de İnsanlığa Karşı Suçlar'ı işlemek amacıyla örgüt kurmayı, yönetmeyi veya örgüte üye olmayı içerir. Türk Ceza Kanunu (TCK) madde 78, bu suçu şu şekilde tanımlamaktadır:


TCK madde 78 – Örgüt

(1) Yukarıdaki maddelerde yazılı suçları işlemek maksadıyla örgüt kuran veya yöneten kişi, on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu örgütlere üye olanlara beş yıldan on yıla kadar hapis cezası verilir.
(2) Bu suçlardan dolayı tüzel kişiler hakkında da güvenlik tedbirine hükmolunur.
(3) Bu suçlardan dolayı zamanaşımı işlemez.

Görüldüğü üzere kanun koyucu, soykırım ve insanlığa karşı suçların işlenmesi üzere örgüt kuranları, yönetenleri ve bu örgüte üye olanlar için işleyecekleri suçlardan bağımsız olarak ayrıca örgüt suçundan da cezalandırılmalarını öngörülmüşlerdir. Nitekim işbu örgüt herhangi başka bir suça karışmasa bile bizatihi bu amaçla bir örgüt kurmak, bu örgütü yönetmek veya örgüte üye olmak fiilleri diğer suç türlerinden bağımsız olarak her halükarda cezalandırılacaktır.

 

Uluslararası Hukuk ve Soykırım

Soykırımın Uluslararası Hukuktaki Yeri

Soykırım suçu, uluslararası hukukta en ciddi suçlardan biri olarak kabul edilmektedir. Birleşmiş Milletler (BM) Soykırım Sözleşmesi, bu suçun önlenmesi ve cezalandırılması amacıyla 1948 yılında kabul edilmiştir. Soykırım Sözleşmesi, soykırım suçunun tanımını yapmış ve taraf devletlere bu suçu önleme ve cezalandırma yükümlülüğü getirmiştir.


Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) ve Diğer Mahkemeler

Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), soykırım suçunu kovuşturma yetkisine sahip uluslararası bir mahkemedir. Ayrıca, Eski Yugoslavya için Uluslararası Ceza Mahkemesi ve Ruanda için Uluslararası Ceza Mahkemesi gibi özel mahkemeler de kurulmuştur. Yine Nürnberg ve Tokyo Mahkemeleri gibi tarihsel öneme sahip mahkemeler de bulunmaktadır.


Örnek Olaylar ve Kararlar


Holokost

Holokost, II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası tarafından yürütülen ve yaklaşık altı milyon Yahudi'nin yanı sıra, Romanlar, Polonyalılar, Sovyet savaş esirleri, engelliler ve diğer azınlık gruplarının sistematik olarak öldürülmesiyle sonuçlanan bir soykırım suçudur. Holokost, 1933'te Adolf Hitler'in iktidara gelmesiyle başladı ve Nazi rejiminin ırkçı ideolojisi çerçevesinde Yahudiler ve diğer hedef gruplar sistematik bir şekilde zulme uğramıştır.

  • Yahudilerin Gettolara Yerleştirilmesi: Yahudiler, şehirlerde oluşturulan gettolara zorla yerleştirildi. Bu gettolar, aşırı kalabalık, kötü hijyen ve yetersiz beslenme koşulları nedeniyle birçok insanın ölümüne yol açtı.

  • Toplama Kampları: Nazi rejimi, Auschwitz, Treblinka, Sobibor gibi ölüm kampları kurarak, burada milyonlarca Yahudi'yi ve diğer grupları sistematik bir şekilde öldürdü. Gaz odaları ve krematoryumlar, kitlesel imha araçları olarak kullanıldı.

Savaşın ardından, Nürnberg Mahkemeleri'nde Nazi liderleri, insanlığa karşı suçlar ve soykırım suçlarından yargılandı. Bu mahkemeler, uluslararası hukukun gelişiminde önemli bir kilometre taşı olmuştur.


Ruanda Soykırımı

1994 yılında Ruanda'da gerçekleşen soykırım, Hutu hükümetinin ve aşırı Hutu militan gruplarının, yaklaşık 100 gün süren bir dönemde, 800.000 Tutsi ve ılımlı Hutu'yu katletmesiyle sonuçlandı. Bu soykırım, tarihteki en hızlı ve en yoğun soykırım hareketlerinden biri olarak kabul edilmektedir.

  • Öncesi ve Hazırlıklar: Hutu ve Tutsi etnik grupları arasındaki gerilim, koloniyal dönemden kalma sosyal ve politik ayrımcılıklardan kaynaklanıyordu. 1990'ların başında, Hutu hükümeti, Tutsilere yönelik nefret söylemi ve propaganda yayarak soykırıma zemin hazırladı.

  • Katliamın Başlaması: 6 Nisan 1994'te, Hutu kökenli Ruanda Devlet Başkanı Juvénal Habyarimana'nın uçağının düşürülmesi, soykırımın başlaması için bir tetikleyici oldu. Bu olaydan hemen sonra, Tutsi ve ılımlı Hutu'lara yönelik kitlesel katliamlar başladı.

Uluslararası toplum, soykırım sırasında yeterli müdahalede bulunamaması nedeniyle eleştirildi. BM Barış Gücü, sınırlı müdahale kapasitesiyle başarısız oldu. Soykırımın ardından, Ruanda için Uluslararası Ceza Mahkemesi (ICTR) kurularak failler yargılanmıştır.


Srebrenica Katliamı

1995 yılında, Bosna Savaşı sırasında Bosna-Hersek'in Srebrenica kasabasında yaklaşık 8.000 Bosnalı Müslüman erkek ve çocuğun Sırp güçleri tarafından katledilmesiyle sonuçlanan Srebrenica Katliamı, Avrupa'nın İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana gördüğü en büyük soykırım olarak kabul edilmektedir.

  • Güvenli Bölge: Srebrenica, Birleşmiş Milletler tarafından güvenli bölge ilan edilmişti, ancak Sırp güçleri, BM barış güçlerinin sınırlı müdahale yetkisi ve yetersiz askeri varlığı nedeniyle kasabayı ele geçirdi.

  • Katliam: 11 Temmuz 1995'te Sırp güçleri, kasabaya girerek Bosnalı Müslümanları toplu halde infaz etmeye başladı. Erkekler ve gençler, toplu mezarlara gömülmek üzere sistematik olarak öldürüldü.

Lahey'deki Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesi (ICTY), Srebrenica Katliamı'nı soykırım olarak tanımladı ve birçok Sırp lideri bu suçtan dolayı mahkum edildi.


Sonuç ve Değerlendirme

Soykırım ve insanlığa karşı suçlar, insanlık tarihinin en karanlık ve trajik olayları arasında yer almaktadır. Bu suçlar, uluslararası hukukta ciddi şekilde ele alınmakta ve kovuşturulmaktadır. Ancak, bu tür suçların önlenmesi ve cezalandırılması konusunda hala yapılması gereken çok şey vardır. Zira uluslararası arenada devletler siyasi kararlarla zaman zaman uygulamayı saman altı etme ve geciktirme politikaları izleyebilmektedirler. Uluslararası toplumun bu suçlara karşı daha etkili önlemler alması ve adaletin sağlanması için daha fazla çaba göstermesi gerekmektedir. Soykırım ve insanlığa karşı suçların yaşanmaması için tüm devletler ve uluslararası kuruluşlar, sorumluluklarını yerine getirmeli ve bu tür suçlara karşı kararlılıkla mücadele etmelidir.

 

bottom of page